Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sırbistan ziyareti çerçevesinde Politika gazetesine mülakat verdi. Mülakar kapsamında Kosova ve Sırbistan arasındaki diyalogla ilgili bir soruya yanıt veren Erdoğan, “ Kosova sorununda tarafların bütününün tatmin olduğu bir mutabakata varılması, Türkiye’nin de bir parçası olduğu Balkanların uzun vadeli istikrarı ve barışı için hayati önem taşıyor” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İki ülke Kosova’nın bağımsızlığı konusunda birbirinden bütünüyle farklı görüşlere sahip. Bu durum Ankara ve Belgrad arasındaki ilişkileri nasıl etkiliyor?” sorusuna şu yanıtı verdi:
“Kosova sorununda tarafların bütününün tatmin olduğu bir mutabakata varılması, Türkiye’nin de bir parçası olduğu Balkanların uzun vadeli istikrarı ve barışı için hayati önem taşıyor. Bu nedenle, Belgrad-Priştine Diyalog Sürecinin devamını ve tarafların özgür iradesine ve uzlaşısına dayalı kalıcı ve kapsamlı bir anlaşmaya varılmasını destekliyoruz. Sorunun çözümü için elimizden geleni yapmaya hazırız. İki ülke arasında varılacak bir mutabakat bizim de kabulümüz olacaktır.
Öte yandan, Türkiye ile Sırbistan arasındaki ilişkiler karşılıklı anlayış ve saygıya dayanmaktadır. Ülkelerimizin çıkarlarına hizmet eden çok katmanlı bir iş birliği yürütüyoruz. Ülkelerimiz iş birliği alanları ile farklı bakış açışlarını kompartmanlara ayırabilecek olgunlukta dış politika geleneklerine sahiptirler.
Sırbistan’daki ve bölgedeki bazı milliyetçi Boşnak siyasetçiler, “Yeşil Koridor” başlıklı bir projenin destekçiliğini yapıyor. “Yeşil Koridor”dan kasıt ise Sırbistan’daki Müslüman azınlığın yaşadığı bölgelerle, Bosna Hersek ve Kosova’yı birleştirmek. Müslüman gruplar, bu plana Türkiye’nin desteğinden bahsediyorlar. Bu konudaki düşüncenizi alabilir miyim?
Balkanlardaki tarihi ve kültürel bağlarımızı çok önemsemekle beraber Balkanlara yönelik politikamızı din eksenli yürütmüyoruz. Balkanların neresinde olursa olsun bu coğrafyanın tüm halklarını, Sırp, Boşnak, Arnavut, Hırvat ayırt etmeden, asırlarca birlikte yaşadığımız, gelecekte de yine her alanda iş birliği içinde olacağımız dostlarımız olarak görüyoruz. Biz Sırbistan’ın birlik, beraberlik ve huzur içerisinde olmasını, Avrupa entegrasyonunu başarıyla tamamlamasını ve müreffeh bir ülke olmasını istiyoruz.
Ancak bazılarının ülkemizin Balkanlar’daki faaliyetlerinden, Sırbistan’la kurduğu güçlü iş birliğinden rahatsız olduğunu görüyoruz. Bu çevreler Türkiye’nin gayretlerini manipüle etmeye, olduğundan farklı yansıtmaya çalışıyorlar. Neyse ki değerli dostum Vuçiç’le ortak çabamız sayesinde ilişkilerimizi her geçen gün bir adım daha ileri taşıyarak bu çevrelerin planlarını boşa çıkarıyoruz. Benim herkese tavsiyem Balkanlarda çatışmaları artırmak yerine Balkanların geleceğine katkıda bulunacak siyasi projeler üretmeye kafa yormalarıdır.”
PRİZREN’DE EN ÇOK OY ALAN KDTP ADAYLARI BELLİ OLDU
TİKA, SIRBİSTAN’DA BİR LİSE YURDUNUN MUTFAK EKİPMANLARINI YENİLEDİ
YUNANİSTAN, YEREL SEÇİM SİSTEMİNİ DEĞİŞTİRMEYE HAZIRLANIYOR
İSTANBUL’DA 6,2 BÜYÜKLÜĞÜNDE DEPREM
SANTORİNİ’DE GERGİN BEKLEYİŞ: “ADA SULARA GÖMÜLEBİLİR”