a
" alt="b">
" alt="b">

PRİŞTİNE ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİLERİNİN ALKIŞLADIĞI KONFERANS

Türkiye’nin Priştine Büyükelçisi  Songül Ozan, ülkesinin Kosova’nın bağımsızlığı ve toprak bütünlüğünü  desteklediğini, Kosova’nın bugünkü toprak bütünlüğü ve egemenliğinin  artık geri döndürülemez bir süreç olduğunu ve  Balkanlarda harita sorununun  çözülmüş olduğunu belirtti.

Türkiye’nin Priştine Büyükelçisi  Songül Ozan, Priştine Ünüversitesi öğrencilerine “Türkiye’nin Dış Siyaseti ve Türkiye – Kosova İlişkileri” konulu  bir konferans verdi.

Sonuna kadar dolan Felsefe Fakültesi Siyasal Bilimler amfisinde konferans veren Büyükelçi  Ozan, Türkiye’nin dış politakası, ekonomik durumu, Balkanlar’a yönelik politikası ve Kosova ile ilişkilere değindi.

Atatürk’ün önderliğinde Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan günümüze kadar geçtiği zorlu süreçleri ayrıntılatıyla anlatan Büyükelçi Ozan, “Yurtta Sulh, Cihanda Sulh”  ile “çağdaş medeniyet seviyesini  yakalamak “ gibi  Atatürk’ün  iki ilkesinin hep önplanda tutulduğunu  anımsattı.

Bu bağlamda, Türkiye’nin başarı öyküsünü anlatan Ozan, Türkiye’nin zor ve acı günler yaşamasına rağmen, günümüzde gelişmekte olan ülkelere demokrasisi, ekonomisi, kültürü ve diğer alanlarda eriştiği başarılarıyla örnek  ve ilham  alınabilecek  ülke konumunda olduğunu hatırlattı.

Dünya’nın 16’ıncı, Avrupa’nın 6’ıncı büyük ekonomisi olan Türkiye’nin , Balkanlarla bir çok açıdan önemli bağları olduğunu söyledi.

Büyükelçi  Ozan, Balkanlar’dan Türkiye’ye yapılan göçler, Balkanların, Türkiye’yi  Avrupa’ya bağlaması itibariyle, Balkanlar’da barış ve istikrarın hüküm sürmesinin Türkiye açısından ayrı bir önem taşıdığına vurgu yaptı.  “ Balkanlar’a büyük önem veriyoruz. Balkanlar bizim için önemli bir bölge.  Balkanların barış ve istikrarı da önemli. Güvenlik bölünmez bir bütündür. Tüm ülkelerin güvenliği birbirine bağlıdır.Tek başına bir ülkenin güvenliğini sağlamak mümkün değil. İyi komşuluk ilişkileri önemli. İşbirliği yapılması lazım. Barışın yolu bundan geçiyor. Ekonomik ilişkileri gelişmiş olan ülkeler, aralarında  çok zor savaş yapar. Kosova’nın çok önemli barış ve istikrar unusuru olduğunu düşünüyoruz. Kosova’nın bölgesel ve uluslararası forumlarda layik olduğu yeri almasını istiyoruz. Başbakanlar düzeyinde Kosova ile Sırbistan arasındaki diyalogu destekliyoruz ve başarıya ulaşmasını arzuluyoruz” dedi.

Kosova ile Türkiye arasındaki ilişkileri  mükemmel olarak nitelendirdiklerini  belirten Büyükelçi Songül Ozan, iki ülke arasında çeşitli alanlarda olmak üzere 30’un üzerinde anlaşma imzalandığını, Türkiye’nin Kosova’da Türk yatırımlarının 200 milyon Euro, altyapı hizmetleriyle birlkte 1 milyar Euro’yu geçtiğini söyledi.

“Türkiye ve Kosova kardeş ülkelerdir. Türkiye, Kosova’nın en büyük dostu olarak bölgesel ve uluslararası forumlarda Kosova’yı savunan bir ülke. Türkiye’nin gücü, genç Kosova’nın gücü demektir” şeklinde konuşan Büyükelçi Ozan, Kosova’nın bugünkü toprak bütünlüğü, egemenliği artık geri döndürülemez bir süreç olduğunu ve bunun Balkanlarda barış ve istikrar için temel bir unsur olduğunu kaydetti.  ““Balkanlar’da barışın sağlanması için Kosova’nın toprak bütünlüğü ve bağımsızlığı korunmalıdır” diye belirten Büyükelçi Ozan, konferansı dikkatle izleyen Priştine Üniversitesi öğrencilerinin sorularını da yanıtladı.

Kosova’da Mamuşa’da Türk belediyesinin var olduğunu ve burada Türkçe’nin resmi dil olduğunu , Türkiye’de söz gelimi Adapazarı’nda  aynı uygulamanın yapılabirliği ile ilgili soruyu  yanıtlayan Büyükelçi Ozan, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın herkese  eşit şekilde bireysel özgürlükler sağladığını,  Songül Ozan olarak kendilerinin faydalandığı haklardan Kosova kökenli Türk vatandaşının da faydalandığını söyledi.  Mamuşa’daki Türklerin de Kosova’da multi etnik ve multi kültürel bir yapının parçası olarak verilen haklardan yararlandığını hatırlatan Büyükelçi Ozan,  bir soru üzerine Kosova’nın kuzeyinin , bu ülkenin bir parçası olduğuna vurgu yaptı. Büyükelçi Ozan, ” 90’nı aşkın ülke tarafından Kosova haritası tanınmıştır.Kosova o harita içinde sınırları belirlenmiş ve uluslararası camia tarafından  tanınması yapılmış bir ülkedir. Balkanlarda harita sorunu çözülmüştür.Balkanların haritası çizlmiştir. Ülkelerin sınırlarıyla oynanmaması gerekir. Bu son derece tehlikelidir. Kuzeyde Kosova’nın egemenliğini tanıyoruz ve bütün temaslarımızı o yönde sürdürüyoruz. Kosova’nın mülti etnik ve multi kültürel bir ülke olarak Balkanlarda örnek olacağını düşünüyoruz. Farklı insanlarla birlikte yaşamayı bir zenginlik olarak görmeliyiz” dedi.

Bir soru üzerine, Avrupa Birliği’nin (AB) kolaylaştırıcılığında yapılan Kosova ile Sırbistan arasındaki diyaloğu desteklediklerini  belirten Büyükelçi Ozan, iki komşu ülke arasındaki ilişkilerin normaleştirilmesi için diyaloğun tek seçenek olduğunu kaydetti.

Türkiye’nin, Arnavutların tarihini değiştirmeleri talebinde bulunduğu iddalarıyla ilgili soruya da Büyükelçi Songül Ozan, “tarih algılamaları farklı olabilir, tarihi farklı şekillerde yazmak  mümkündür, her zaman doğru yazılmayabilir, hakeret edici ibareler olabilir, bunlar da değişebilir” şeklindeki  Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun Kosova ziyareti sırasında yaptığı açıklamasını hatırlattı.  Önyargılara, yanlış kanaatlere yol açabilecek  kelimelerin kaldırılması için ülkelerin aralarında anlaştığına dikkat çeken Büyükelçi Ozan, “kötü kelimerler varsa kaldıralım. Bu konuda hoşgörülü olalım. Tarih kitaplarını yeniden yazalım diye bir talebimiz yoktur. Tarihi kim değiştirebilir” diye belirtti.

Bir soru üzerine de Türk yatrımcılarının Kosova’da aktif olduğunu, Limak, Çalık, Enka gibi şirketlerin yatırımlarıyla mevcut Kosova’da  mevcut olduklarını , devlet olarak da bunu teşvik ettiklerini belirten Büyükelçi Ozan,  yatırımları çekmek her ülkenin kalkınma moddelerinin en önemli unsurlarından biri olduğunu hatırlattı.

Büyükelçi  Songül Ozan’ın konferans verdiği toplantıya, Priştine Üniversitesi Rektörü prof. Dr. İbrahim Gashi, Felsefe Fakültesi Dekanı  dr. Bujar Dugolli, Filoloji Fakültesi  Türkoloji Bölümü Başkanı dr. İrfan Morina, Priştine Üniversitesi  öğretim üyeleri, öğrenciler ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri katıldı.

Songül Ozan, konferans vermek için geldiği salona alkışlarla girdiği gibi, bir buçuk saat süren  konferans sonunda da Priştine Üniversite öğrencileri tarafından  yoğun alkışla ayrıldı. /kosovaport/

0 0 0 0 0 0
YORUMLAR

Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.

Sıradaki haber:

SINIRLARIN ENTEGRE YÖNETİMİ ANLAŞMASI GURUBU TOPLANDI

KÖŞE YAZISI

TÜM YAZARLAR
erkasap
ERCAN KASAP
“Karanlıktan korkan çocuğu kolaylıkla hoşgörebiliriz.Yaşamdaki asıl trajedi,yetişkinlerin aydınlıktan korkmasıdır” (Platon) 60 yıldan bu yana kesintisiz Türkçe eğitimin yapıldığı Priştine’nin tek ilköğretim okulu “Elena Gjika” okulunun müdür yardımcısı görevine uzun yıllardan sonra bir Türk öğretmen seçildi, tam da güzel oldu, hak yerini buldu derken, Türk topluluğunu derinden sarsan tatsız bir olay yaşandı. “Elena Gjika” okulunda görev yapan Arnavut öğretmenler, ne hikmetse, müdür yardımcılığına Türk öğretmenin seçilmesini hazmedemedi.K ararı, derslere girmemekle boykot etti. Ardından Arnavut öğrenciler Türk öğretmen ve öğencilerine sataştı, tartakladı ve çirkin hareketlerde bulundu. Anlatıldığna göre Arnavut örencilerinn tepkisi tam bir mlliyetçilik gösterisine dönüştü. Holiganlık davranışları sergileyen Arnavut öğrenciler, Türk öğretmen ve öğrencilerine adeta terör estirdi. Esir kaldıkları sınfların kapıları tekmelendi, camlar kırıldı,”burası Arnavutlarındır” sloganları atıldı. 65 yaşında bir Türk öğretmeni 13- 14 yaşındaki Arnavut öğrenciler tarafından tartaklandı. (9’uncu sınıf Türk öğrencilerinin toplu olarak imzaladıkları mektupta, biyoloji ve fizik derslerini veren kıdemli öğretmen Abdullah Bırvenik’in Arnavut öğrenciler tarafından koridorda etrafının sarıldığı, tartaklandığı, Arnavut bayrağıyla sarılarak, sataşmalara maruz kaldığı ileri sürülüyor). Sebep, sadece ve sadece müdür yardımcılığına seçilen öğretmenin Türk olması!
b
b

SIZIN KÖSENIZ

TÜM YAZARLAR
konukyazar
SİZİN KÖŞENİZ
Sizin Köşeniz bölümünde siz değerli okuyucularımızın .............